Mahir Gedikoğlu'nun Ardından Haydar Akdemir'in Kalemi

Kıymetli ağabeyim, her hâliyle gönlümde müstesnâ bir yeri olan Mâhir Gedikoğlu'nun vefâtı, bütün sevenleri gibi, beni de derinden yaralamıştır. Uzun yıllardan beri olan berâberliğimizde pek çok hâtırâlarımız vardır.

Son zamanlarında, Antalya, Şarampol kapalı yolda bulunan kafede buluşur, çay içer, sohbet ederdik.

En son görüşmemizde, İbradı'ılı Dîvan Şâiri Zübeyde Fıtnat Hanım'ın Zekî, hazır cevap ve nüktedanlığı ile ilgili bir hâdiseyi anlatmıştı.

Kendisini hasret ve özlemle anıyor, Allah'tan, Rahmet ve mağfiret diliyorum. Rûhu şâd olsun.

Şimdi onun için yazmış olduğum bir dörtlüğü sunuyorum :

İrfanla müzeyyendin, hem nüktede pek Mâhir,
Hıfzınla, kemâlâtın, sohbetle olup zâhir,

Bâkî kalacak senden, meclisteki irşâdın,
Rabb'im sana rahmetsin, yok çâre, budur âhir...

Haydar Akdemir

(Mef û lü/me fâ î lün/ mef û lü/me fâ î lün)